Laminate Veneer (porselen lamina) dişlerin sadece ön yüzeyinden minimum madde kaldırmak suretiyle dişe yapıştırılan porselen yapraklardır. Çok ince (0,3,- 0,5 mm ) kalınlıktaki bu yapraklar istenen renk boy ve formlarda özel hazırlanmakta ve dişin ön yüzeyine yapıştırılmaktadır.
Laminalar oldukça ince yapıları ile neredeyse lensler ile kıyaslanabilirler
Bu yöntemde klasik porselen kuronlardan farklı olarak dişten çok az mine dokusu kaldırılır. Bu sebeple yapılabilecek en konservatif ( koruyucu) tedavi şeklidir.
Laminate Veneer çok ince olması metal içermemesi ve ışık geçirgenlik özellikleriyle gerçek dişlerden ayırt edilemeyecek kalitede memnun edici sonuçlar vermektedir.
Şeffaf ortodonti ile klasik diş teli tedavisinin karşılaştırılması
Günümüzde çoğu vakada braket kullanmadan, şeffaf plakların kullanımıyla çapraşıklıklar artık düzeltilebilmektedir. Bu hem sosyal yaşam hem de hastanın diş bakımını yapması konusunda daha olumlu bir yöntemdir. Gerek diş tellerinin görüntüsü gerekse ağızda kaplamış olduğu alan konuşma ve günlük yaşantı da estetik ve fonksiyonel problemler yaşatabilmektedir. İleri yaşlarda işi ve sosyal yaşamı gereği hastaların braket ve diş telleri kullanımıyla ilgili sıkıntıları olabilir.
Diş telleri ve braketler dişlerin üzerine sabit olarak yapıştırıldığı için temizliği ve bakımı çok dikkatli yapılması gereken bir işlemdir. Şeffaf plaklar isteğe bağlı çıkartılabildiği için dişlerin temizliği ve kontrolü çok kolay bir şekilde yapılabilir. Bu avantaj bize tedavinin bitiminde pozisyonları doğru ama yüzeyi çürüklerle dolu bir diş dizisi ile karşılaşma kabusundan korur.
Şeffaf plaklar incelikleri sayesinde neredeyse görünmezler…
Şeffaf plaklar ile tedavinin en önemli koşullarından biri, tedavi disiplininin asla elden bırakılmamasıdır. Hasta mutlaka kontrollerine düzenli gelmeli, plaklarını hekimin tavsiye ettiği düzen ve sıklık ile mutlaka kullanmalıdır.
Bu seçenek ortodonti için yeni bir çığır açmıştır.
Halk arasında genel bir yanılgı, diş taşı temizliğinin dişlere zarar verdiğidir. İşinin ehli bir hekim tarafından yapılan temizlik hiçbir şekilde zarar vermez. Diş taşları temizlenmez ise bulundukları noktalarda lokal kemik erimelerine neden olurlar, bu da dişlerde bir süre sonra sallantıya neden olur. Kontrol altına alınamayan diş taşları bir süre sonra dişlerin sallanarak kaybına bile yol açabilir.
diş taşlarının diş eti ve çene kemiğindeki eritme etkileri
Diş eti hastalıklarının tedavileri arasındaki en yaygın ve koruyucu yöntemdir. Diş taşı temizliğinde tartar ve plak olarak da adlandırılan diş taşlarının uzaklaştırılır. Plak yapışkan bir maddedir ve büyük çoğunluğu bakterilerden oluşur. Plağın zaman içinde sertleşmesi ile diş taşları oluşur. Plak ve diş taşları diş yüzeyine, özellikle de dişeti sınırının altında bulunan kök yüzeyine tutunurlar. Plak pürüzlü yüzeye tutunma eğiliminde olduğundan kök yüzeylerinin düzleştirilmesi gerekir. Bu işlemde tüm diş taşları temizlenir ve kök yüzeyi üzerindeki düzensizlikler giderilir.
Diş taşı temizliği ve kök yüzeyi düzleştirmede ultrasonik aletler ve el aletleri kullanılır. Ultrasonik aletler hava basıncı ya da elektrik ile çalışırlar. Öncelikle geniş plak ve diş taşları dişin kuron ve kök yüzeyinden ultrasonik aletler ile uzaklaştırılır. El aletleri kalan tüm materyalin uzaklaştırılması ve kök yüzeylerinin düzleştirilmesi için kullanılır.
Tedaviden iki üç gün sonra kaybolacak sıcak-soğuk hassasiyeti ve hafif ağrı olabilir. Ağrının ortadan kaldırılması için ağrı kesiciler kullanılabilir.
Tam seramik kaplamalar ile doğal dişlerin bir arada olduğu bir hasta
Metal desteksiz porselen kuronların (tam seramik) ışık geçirme özelliklerinden dolayı, derinlik ve canlılıkları daha fazladır böylece doğal dişe en yakın sonuçlar elde edilir.
Tam seramik ışığı geçirdiklerinden doğal diş yapısına çok benzer bir estetik oluştururken, çok iyi yapılmış bile olsa metal porselenlerde bir donukluk ve yapaylık vardır. Bu nedenle özellikle ön dişlerde full porselenler tercih edilir.
Tam seramik kaplamlardaki ışık geçirgenliği
Metal destekli porselenler bazı ışıklarda (disko, fotoğraf makinası flaşı vb) ağızda yokmuş gibi koyu renk bir boşluk görüntüsü verirler. Tam seramik ise aynı doğal diş gibi her türlü ışığı geçirirler (Translucense özelliği).
Alt yapısında metal olmadığı için kuron – diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır.
Alt yapıda kullanılan bazı metallere karşı (nikel alerjisi gibi) oluşabilecek alerji riski tam seramik kaplamalarda yoktur.
Üst çenede 4 implant üzerine sabit protez tasarımı
İmplant teknolojisinin gelişmesiyle eskiden tedavisi mümkün olmayan vakaların kolayca çözümlenmesi mümkün hale geldi. Var olan gelişmelerle ileri cerrahi uygulamaları yapmaya ve uzun süre beklemeye gerek kalmadı.
Günümüzde yeterli kemik olmadığı durumlarda her bir çeneye belirli açılarla yerleştirilen 4 adet implant üzerine sabit dişler yapılabiliyor.
Uygun hastalar, cerrahinin hemen sonrasında kullanabildikleri geçici dişleri ile (hatta bazı durumlarda daimi dişleri ile) implantların yapıldığı günde protezlerinden kurtulabiliyorlar.
Kaybedilen diş etinin yerine porselen ile yeniden şekillendirilen doku destekli, 4 implant üzerine yapılan sabit alt-üst çene protez
Çeşitli implant markalarının farklı adlandırdıkları bu 4 implantlı sabit diş yapım yöntemi (all on 4, all for one…vb) ile hasta ağzına uygulanabilen protezler, boyutsal olarak hastanın kaybetmiş olduğu doku desteğini de verirken, hastanın kaybetmiş olduğu diş eti, bu protezler üzerinde şekillendirilerek hastaya yeniden kazandırılabiliyor. Geri kazanılan ağız içi bu doku desteği, yaşlanma belirtilerinin azaltılmasında da ciddi anlamda rol oynuyor.
En güzel dişler bile sağlıklı ve düzgün şekilli diş etleriyle çerçevelenmemiş ise çekici gözükmezler. Diş etlerinizde yapılan tedaviler ve küçük operasyonlar ile estetik olmayan diş etleri düzeltilebilir ve çok daha güzel bir gülüş elde edilebilir.
Estetiğin bozulmasının birçok sebebi olabilir. Her sorun nedenine bağlı özel tedavi yöntemleri ile giderilebilmektedir.
Günümüz teknolojisi ile dişeti estetiğini sağlamak adına yapılan operasyonlar çok daha hızlı iyileşme gösterecek şekilde yapılabilmektedir. Bu operasyonlarda lazer kullanımı hem operasyon sürecini kısaltmakta hem de iyileşme sürecini hızlandırmaktadır.
Diş Hekimliğinde özellikle porselende son dönemdeki gelişmeler ile son derece doğal görünümler sağlanabilmektedir(Düşük ısı porselenleri, Empress, In-Ceram, Procera, Zirkonyum…)
Metal desteksiz porselen kuronların (full porselen) ışık geçirme özelliklerinden dolayı, derinlik ve canlılıkları daha fazladır böylece doğal dişe en yakın sonuçlar elde edilir.
zirkon kuron
Full porselenler ışığı geçirdiklerinden doğal diş yapısına çok benzer bir estetik oluştururken, çok iyi yapılmış bile olsa metal porselenlerde bir donukluk ve yapaylık vardır. Bu nedenle özellikle ön dişlerde full porselenler tercih edilir.
Metal destekli porselenler bazı ışıklarda (disko ışığı, fotoğraf makinası flaşı… vb) ağızda yokmuş gibi koyu renk bir boşluk görüntüsü verirler. Full porselenler ise aynı doğal diş gibi her türlü ışığı geçirirler(Translucense özelliği).
Alt yapısında metal olmadığı için kuron – diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır.
zirkon kuron
Diş eti çekildiğinde, full porselenler estetik görünümlerini korurlarken, metal porselenler diş ile birleştikleri bölgede kötü bir görüntü oluştururlar.
Alt yapıda kullanılan bazı metallere karşı (nikel alerjisi gibi) oluşabilecek allerji riski full porselenlerde yoktur.